İstanbul'un en lezzetli kurufasulyecilerini tek tek araştırdık. Kurufasulye üstatlarının bağımlılık yaratan sırlarına ve pişirme tekniklerine göz atmanın tam zamanı…
Eşsiz bir kombinasyon
Kurufasulye denildiğinde akla ilk gelen mekânlar hiç şüphesiz Fasuli ve Hüsrev oluyor. İkisi de Erzurum’un İspir İlçesi’nde yetişen lezzetli mi lezzetli şeker fasulyesini kullanarak fark yaratıyor.
Hüsrev, Fasuli’ye göre biraz daha sosyetik bir kurufasulyeci olmasına rağmen, lezzet şöleni kelimelerle anlatılacak gibi değil. Fasuli ise tam bir esnaf lokantası… Fasulyenin yanında turşu, yoğurt bir de pilav istediniz mi demeyin keyfinize…Fasuli’nin kurufasulyesi, Hüsrev’e göre biraz daha helmeli. Vakfıkebir tereyağında pembeleştirilen soğan taneleri yemeğe ayrı bir lezzet katıyor. Fasuli’nin ev turşusu ile tel kadayıfını da mutlaka deneyin…
Tayyip Erdoğan’ın kurufasulyecisi
Maksut Günaydın, şivesi, görünümü, dobralığı ve mertliğiyle tam bir Karadenizli. Rize'nin Çayeli İlçesi'nde doğup büyüyen Günaydın, kurufasulyeciliğe gönül vermeden önce uzun süre tır şoförlüğü yapmış. Avrupa'nın pek çok ülkesini gezip dolaştıktan sonra İstanbul'un Küçükçamlıca'ya bakan Kısıtlı semtinde, kendi deyimiyle "Türkiye'nin en lezzetli kurufasulye lokantasını" açmaya karar vermiş. Çayeli'nin en usta kurufasulyecisinin yanında yetişen Günaydın, yalnızca İstanbul'un değil, Türkiye'nin hatta dünyanın en iyi kurufasulyecisi olmayı aklına koymuş. " Kurufasulye emek isteyen bir yemek türü. Benim hedefim kurufasulyeyi tüm dünyaya yayabilmek. Böyle bir yeri, dünyanın neresine açsanız, anında doldurursunuz." Çömlek Taş Fırında Çayeli Kurufasulye" isimli lokantasını açan Günaydın, kurufasulye müdavimlerine eşsiz lezzetler sunuyor. "Bizim kullandığımız kurufasulye Erzurum'un İspir yöresinde 2 bin metrenin üzerinde yetişiyor. Lezzeti, yüksek yaylalarda yetişmesinden. Et kendi haline bırakılmıyor, haşlanıyor, saldığı su kesinlikle kullanılmıyor. Daha sonra tereyağında terbiye ediliyor. Taş fırında, derin güveç kaplarında hafif odun ateşiyle pişen kurufasulyenin tadına doyum olmaz." Güveçleri, turşuları ve mis kokulu odun ateşinde pişmiş ekmeklerinin yanı sıra fındıklı fırın sütlaçları da dillere destan. Meşhur Çayeli Kurufasulyecisi’nin müdavimleri arasında Tayyip Erdoğan, Muazzez Abacı, Besim Tibuk gibi isimler bulunuyor.
Cem Yılmaz'ın mekânı
Süleymaniye Cami'isinin tam karşısındaki Kanaat Lokantası, 63 yaşında. 1939'da Ali Korap tarafından açılan bu lokanta sadece kurufasulyesiyle değil, birbirinden lezzetli ev yemekleriyle de meşhur. Korap'ın torunu Adnan Akyıldırım, dedesinin mirasına gözü gibi bakıyor. Lokantanın işletmeciliğini de Adnan Güzel üstlenmiş. Güzel, "Biz tekiz. Başka şubemiz yok. Burayı Üsküdar'daki Kanaat Lokantası'yla karıştırmayın. Sabah 6.30'da servise hazır hale geliyoruz. Öğleden sonra 18.00 gibi kapatıyoruz. Türkiye'de kurufasulyeyi bizden daha iyi pişirebilecek kimse olamaz. Rakip bile tanımıyoruz. Erzincan'da yetişen dermeson kurufasulyesini kullanıyoruz. Bizimkinde et olmaz. Et, kurufasulyenin lezzetini bozar. Biz fasulyeyi kömür ateşinde dinlendiriyoruz. Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan ve Saadettin Tantan sürekli geliyor. Avukatlar ve üniversite öğrencileri burada yemek yer."
Tabelasız kral
Yolunuz Acıbadem'e düşerse Taçsız Kral'da kurufasulye yemeyi sakın ihmal etmeyin. Kurufasulyesiyle nam salan bu minik mekanın ne tabelası var ne de ismi. Ama çalışanlar buraya "Taçsız Kral" ismini vermiş. Mustafa Dayan'ın sahip olduğu bu kurufasulyeci 40 yılı aşkın süredir hizmet veriyor. Gata, Siyami Ersek ve Numune Hastaneleri'nin bütün doktorları burada yemek yiyor. Tarık Akan'la Bizimkiler dizisinin katili, Dayan'ın en sağlam müşterileri. Kurufasulyeler yumuşacık ve insanın ağzında dağılıveriyor. Çünkü Erzincan'da yetişen dermeson türünü kullanıyorlar. Kurufasulye, pilav, yoğurt ve soğan dörtlüsünün düşkünleri, Taçsız Kral'dan vazgeçemiyorlar. Taçsız Kral’ın en büyük müdavimi ise Tarık Akan…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder