1 Ağustos 2010

‘Dönüşümün’ yeni adresi

Geleneğin modernlikle örtüştüğü, kalite çıtasının yenilikçilikle ivme kazandığı bir üretim sistemi ve yaşam konsepti yaratan Karafırın, dördüncü kuşağın dinamizmiyle unlu mamuller ve pastacılık alanında ilklere imza atarak ilerliyor

Kuşaktan kuşağa aktarılarak günümüze kadar gelen bir markadan bahsetmenin tam zamanı…Üretimde mühendis çalıştıran ilk pastane olmasından reçetelendirme sistemine, fotoçikolatadan pastacılık alanında ilk uluslararası ödül gibi önemli ilklere imza atan Karafırın, markalaşma atağını yenilikçi vizyonuna borçlu. Unlu mamuller ve pastacılık alanında 105 yılı geride bırakan Karal Ailesi, Karafırın markasını 1922’de yarattı. Çarlık Rusya dönemi Batum’unda başlayan serüven, bugün dördüncü kuşağın işleri devralmasıyla farklı bir boyut kazandı.



İstanbul’da 20 şubeyle hizmet veren Karafırın bünyesinde 400 kişi görev yapıyor. Üretim atölyesinin aylık kapasitesi ise 200 ton. Karafırın’ın bilgi havuzunda binlerce fikir olduğunu dile getiren Karafırın Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Karal, “Bunun 600 tanesi hali hazırda üretim bandında faaliyette olan ürünler. Yaz, kış, özel günler, şubelerin profili, müşteri tercihleri gibi şartlara göre şubelerdeki çeşitlilik değişebiliyor. 2010 yaz dönemi için ekmekten, unlu mamullere, çikolatadan düğün pastasına, turtadan dondurmaya, petifürden sütlü tatlılara, baklavalara kadar 180-190 çeşitlik geniş bir yelpazemiz bulunuyor. Ürün portföyümüze her geçen gün yeni ürünler ekleniyor. Amacımız, Karafırın markasını tercih eden müşterilerimizin taleplerini pastane çatısı altındaki her ürünle karşılayabilmek. Ve tabii her şeyden önemlisi Türk pastane geleneğini ürünlerimizle yaşatabilmek” diyor.

Kişiye özel butik hizmetler




Karafırın’ın özel günlere yönelik hizmetlerine gelince… Müşterilerine, kendilerini ayrıcalıklı hissedecekleri projeler geliştirmeyi ilke edindiklerini söyleyen Orhan Karal, “Özel günler için her sene yeni hediye sepetleri yaratıyoruz. Bu sepette tüketicinin kendi zevkini ya da hediye edeceği kişinin özel tercihlerini ifade edebileceği ürünler bulunuyor. Her bir üründe tüketicinin kendi farkını yaratabileceği alanlar da bırakıyoruz. Böylece hediye verme eylemini de butik bir hale getirebiliyoruz. İddiamız, sizin hayallerinizi gerçekleştirmek. Tabii ki ürün kataloglarımız var ama biz oradaki numaraları değil hayallerinizi alıp bize gelmenizi istiyoruz. 2009’da piyasa çıkan ‘fotoçikolata’ adlı ürünümüz de büyük ilgi görüyor” diyor.


İtalyan stili dondurma Gelato



Orhan Karal, 2010’a dair projeleri hakkında şu bilgileri veriyor: “2010’da enerjimizin büyük bir bölümünü yeni ürünümüz olan İtalyan stili dondurma ‘Gelato’ya’ ayırdık. Müşterilerimizi bu yeni lezzetle buluşturmak için çalışıyoruz. İtalya’da dondurma konusunda ünlü ve uzman bir firmadan eğitimler aldık. Firmanın İtalyan dondurma ustaları da dönem dönem üretim atölyemizde bizlerle Ür-Ge çalışmalarına katılıyor. Ürünümüzü her gün bir adım daha ileri götürme hedefimiz. Gelato, yani İtalyan stili dondurma bizim maraş dondurması olarak bildiğimiz dondurmadan daha farklı ama Türk halkının damak tadına çok uyacağına inandığımız bir ürün. Ağızda kolayca eriyen, doğal ürünlerden yapılma, yağ oranı nispeten az ve en önemlisi taze,  günlük olarak yapılıp dağıtılıyor ve satılıyor.



Karafırın’da daha ilk 3 ayda 30 çeşit oluşmuş durumda. Dondurma çeşitlerimizi denerseniz, Karafırın’ın tercih edilen pastalarına gönderme yapılan lezzetlerle de karşılaşacaksınız. Cookies ( bisküvili), Oriental ( bal, ceviz, tarçın ve karabiberli), Brownie, Cheesecake ve Yoğurtlu gelato bunlardan birkaç örnek... Şimdiden müdavimleri de var. Yılın ikinci yarısında ise, şerbetli tatlılar alanında sürpriz lezzetler yaratacak bir ürün gamı oluşturacak çalışmanın içerisindeyiz.”



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails